Özgür yaşamak.

Milyarlarca kadının var da ne oluyor? Ya tacize tecavüze ya da şiddete maruz kalıyor, o kadınlar amı var diye türlü işkenceler çekiyor. Zorla evlendiriliyor, sevgilisi kocası tarafından öldürülüyor, biri ile el ele görülse orospu damgası yiyor, tecavüze uğrasa suçlu "amı" olan taraf oluyor. Yani bu am am dediğiniz şey kadın için çok zor azizim, ordan çıktık ama ne oranın ne de sahibinin kıymetini bilemedik.

Kaldıki amı olmasını isteyen erkek gitsin gay bir sevgili edinsin, dolaylı yoldan ima etmek hoş değil.

nokta isimli şarkısı çok iyi. Bu gün ilk kez dinledim ve bi ağlamak tuttu beni, sözleri harika. Yansıtmak istediği duyguyu dinleyiciye bir güzel geçirmiş, hala sızlıyor yüreğimin sol köşesi..

Benim. Cinsel tercihimden ötürü karşı cinsten sevgilim olmadı. Türkiyede gay olmak suç sayıldığı için eskiden sevgilim varmış gibi yapıyordum. Bir süre yanımda kız görmeyen çevrem iğrenç şakalar yapıyordu, lan yoksa ibne misin! Vurduruyon mu olm sen! Hatta ileriye gidip arkadan dokundurmalar ve tacizler bile yapılıyordu. Gençtim korkuyordum, arkadaşlarım bunu yapıyorsa babam neler yapar diye düşünüyordum. Mecburen kızlardan hoşlanıyormuş gibi yapıyordum, ona dokunmadığımı fark eden kızlar durumu anlıyordu. Sonunda böyle işkence çekmektense her şeyi anlattım, tepkiyi hayal edebiliyorsunuzdur.

Babam kaldıramadı, bıçakla saldırdı üstüme. Benim avukat oğlum bunu nasıl yapar? Askere anlı şanlı yolladığım, üniversiteye kabul olduğu zaman avukat çıkacak benim kerata dediğin nasıl yapar? Elimde olmadığını anlatamadım, bu suç ya da hata değil anlatamadım.ben yine senin evladınım, böyle kabul et diyemedim. Durdum sadece önünde durup beni anlamasını bekledim.

Bıçak sıyırdı ama babamın bakışları öldürmeye yetti. Keşke söylemeseydim demiyorum, çünkü öyle yaşamanın da ölümden bir farkı yoktu benim için. insan bu dünyaya bir kez gelir ve saklanmak yerine ona verilen bu hayatı tüm zorluklarına rağmen istediği gibi yaşamaya çalışmalıdır.

Kimse yargılamaya kalkmasın, yeterince yargılanıp üzüldüm ben. Önce kendinizin başına gelse nasıl yaşardım ne yapardım diye düşünün, sonra hiç bilmediğiniz bir yaşamın ne acılar çektiğini düşünün. Tüm insanlığın ihtiyacı olan şey, hoşgörü ve anlayış fazlası değil.

Doğru tespit. Ne zaman cinsel tercihimi söylesem karşı cins üzülüyor ve anlamakta güçlük çekiyorlar. Bir de şöyle diyorlar, ya sen hiç gay'e benzemiyon atma ya. Yahu sanki gay olduğum anlımda yazıyor, ya da gayliğimi bildiren amblem falan takmam gerekiyor. insanlar özellikle de kadınlar çok yoruyor beni.

Çekmediklerini kim söyledi?

Lokum. Evet.

Suyu süzülmez, ayıptır günahtır.

insanı siyasetten soğutur.

Bir kere başıma gelendir. Bıraktım bizimkini kapıyı aralık bıraktım ki eve girebilsin. Normalde bırakmam ama sabah akşam beni görüyor evde, canı sıkılmasın yeni yüzler görsün sosyalleşsin diye bıraktım ama gece eve gelmedi. Sabahın 5ine kadar aradım yok, çıldıracam derken komşunun kapısının önünde gördüm. Her iki kapı bordo renkli olduğundan şaşırmış bizimki, neyse aldın bunun ayağına küçük bir çan astım. Artık hiç kaybolmuyor, ikimizin de ayrılıkta sosyal bir hayatımız var.

Sağdaki butonu kullanarak çıkış yapabilirsin.

Olur tabi niye olmasın. Benim çoğu arkadaşım kadınlardır, onlara diğer erkeklerin baktığı gözle bakmıyorum.

Bu ayda üşüyorum, düşünebiliyor musunuz.

Sonu acı biten filmdir. Türkçe dublajı veya altyazılısı hiçbir yerde yok, bulan olursa bir mesaj kadar yakınım. Bu arada sözlükte bu filmi bir kişinin bile biliyor oluşuna şaşırdım, çok az bilinen underrated filmlerdendir.

O anlık ne yapmak istiyorsam yaparım.

işte böyle düşüncede olan insanlara ihtiyaç var, keşke insanlar azıcık düşünceli ve empati sahibi olsa. O zaman dünya daha yaşanabilir, insanlar daha çekilebilir olur.

Babasının onu vurduğu andır..

Özelden baş sağlığı tarzı mesaj yazanlara şunu söylemek istiyorum, bu üzülünecek veya utanılacak bir şey değil. insanların hayatı ve kişiliği ile uğraşmayı bırakın. Sizler birilerini küçük düşürünce büyük olmuyorsunuz bunu unutmayın!

Kusmaya çalışıyorum, belki bu yolla temizlenir kalbim.

Kimseden bir şey beklemeyen yazar. Beklenti içine girmek en büyük hayalkırıklığıdır.